Bitlis

Bitlis

Tarihi ve kültürel değerleriyle öne çıkan Bitlis Doğu Anadolu Bölgesinin en güzide şehirlerinden biridir.

Bitlis, tarihi boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmış, kökeni çok eskiye dayanan bir ilimizdir. Milattan Önce 2000 yıllarında Hititlerin hakimiyetine giren şehir daha sonra Asurlular ve Urartuların egemenliğinde uzun yıllar yaşamıştır.

Bitlis Kalesi: Şehir merkezinde bir kaya bloğunun üstünde bulunan Bitlis Kalesi’nin yapım tarihi tam olarak bilinmemektedir. Rivayete göre milattan önce yapılan bu kale Makedonya Kralı İskender’in komutanı Bedlis tarafın yaptırılmıştır. Hatta yine rivayete göre Bitlis ilinin adının da Bedlis isimli komutandan geldiği söylenmektedir.

El Aman Han: Tatvan yolu üzerinde bulunan bu han, 16. yüzyılda Osmanlılar tarafından yaptırılmış. İpekyolu üzerinde bulunan bu han, eskiden yoldan geçen kervanların dinlenmek için kullandıkları, Anadolu’nun en büyük kervansaraylarından biriymiş. Eren Üniversitesi tarafından restore edilen kervansaray, şimdilerde kültür merkezi olarak kullanılmaktadır.

Nemrut Dağı Krater Gölü: 2800 metre yüksekliği ile Nemrut Dağı Tatvan İlçesindeki en yüksek dağ konumunda bulunuyor. Aslında buraya gelmeden önce Nemrut Dağı deyince aklımıza sadece Adıyaman’da bulunan ve anıtsal heykel ve mezarların bulunduğu yer gelirdi. Tatvan’da yer alan ve aynı ismi taşıyan bu dağda, volkanik bir yanardağ ve üzerinde krater gölleri bulunmaktadır. Belli bir yükseklikten sonra karla kaplı yerlere ulaşıyorsunuz. Krater Gölü’ne çıkan bu yolun manzarası oldukça güzel, arkanıza dönüp baktığınızda Van Gölü’nün eşsiz büyüklüğü ile karşılaşıyorsunuz. Burada ayrıca kışın faaliyet gösteren bir kayak merkezi de bulunuyor.

İhlasiye Medresesi: İl merkezinde, hükümet konağının hemen karşısında bulunan bu Medrese Selçuklular tarafından yaptırılmış. Medresede bulunan kitabeye göre 1589 tarihinde onarılmış ve dönemin en önemli eğitim kurumlarındanmış. Şu anda Vakıflar Bölge Müdürlüğü hizmet binası olarak kullanılan bu medrese, Bitlis’e gidenler mutlaka görmesi gereken yerler arasında bulunuyor.

Etnografya Müzesi: 2005 yılında hizmete açılan Etnografya Müzesi’nde Bitlis’e ait eski yaşam tarzları anlatılıyor. 2 katlı müzede demir işçiliği, halı dokumacılığı, yöresel el sanatları gibi ürünler sergilenmekte. 08:00 – 17:00 saatleri arası açık olan müze ücretsiz bir şekilde gezilebiliyor.

Bitlis’e gittiğinizde yemek yiyebileceğiniz başlıca yerler ise şöyle sıralanmakta.

Azmi Ustanın Yeri: Et seven ziyaretçiler için iyi bir mekan olan Azmi Ustanın Yerinde et çeşitlerinin yanında servis edilen yöreye ait taze ekmek, söğüş şeklide gelen domates, soğan ve biberin lezzetine doyamayacaksınız. Eğer sabah erken saatlerde gitmişseniz avşor çorbası tavsiyemizdir. Büryanı ise kaburga ve şereh yağı dediğimiz hafif kurumuş yağ ile birlikte istemelisiniz. Etin en sade, baharatsız sadece tuzlanarak sunulmuş halidir.

Muhittin Ustanın Yeri: Yine et seven ziyaretçiler için oldukça güzel bir işletme. Büryanıyla meşhur Muhittin Ustanın Yeri tam kıvamında büryan ve güzel mezeleriyle damağınızda unutamayacağınız bir tat bırakacak. Ayrıca fiyatları çok uygun.

Bahçe Ocakbaşı: Tatvan’a giderken yol üzerindeki en iyi yerlerden biridir. Kebap, tavuk ve ortaya isteyeceğiniz salata harika. Ayrıca kuzu pirzolayı da deneyebilirsiniz.

Dodo Restaurant: Tatvan da sahilde özellikle manzarasıyla ön plana çıkan bir işletme. Çalışanları güler yüzlü, yemekleri çok fazla övülebilecek durumda değil. Bu yüzden yemek için değilse de manzarası için gidilebilecek bir mekan diyebiliriz.