Edirne
Edirne
Osmanlı İmparatorluğuna uzun yıllar başkentlik yapan bu ilimiz tarihi camileri, köprüleri, kervansarayları ve çarşılarıyla size adeta tarih solutan bir şehir.
Selimiye Camii:
Şehrin simgesi durumundaki, Mimar Sinan tarafından yapılan cami şehre ziyarete
gelen turistlerin büyük ölçüde ilk ziyaret noktasıdır. İhtişamlı duruşuyla
görenleri kendine hayran bırakan caminin yapımına 1568 yılında başlanmış ve
1575 yılında tamamlanmıştır. Caminin dört köşesinde yer alan ve her biri üç
şerefeli olan minareleri ise kendi türleri içinde dünyanın en zarifleri
arasındadır. Şaşkınlık uyandıracak bir mimari başarı ile çok uzun olmalarına
rağmen olabilecek en ince biçimde yapılmışlar ve hatta iki tanesine şerefelere
çıkarken birbirleriyle kesişmeyen üç farklı merdiven yerleştirilmiştir. Mimar
Sinan’ın ustalık eserim dediği bu cami ihtişamıyla Osmanlı İmparatorluğunun
gücünün en tepe noktasında olduğu dönemi yansıtan en önemli eserlerden biridir.
Şükrü Paşa Anıtı ve Balkan Savaşı Müzesi: Şükrü Paşa,
Balkan Savaşları sırasında Edirne’yi, Bulgar ve Sırp saldırılarına karşı 5
aydan fazla süre savunmuş ve üstün bir direniş göstermiştir. Şükrü Paşa Anıtı
ise Mehmet Şükrü Paşa’nın mezarının bulunduğu yerdir, ama daha çok bir anıt
niteliğindedir. Hemen arkasında ise Kıyık Tabya bulunuyor. Savunmanın geçtiği
bu yapılar günümüzde Balkan Savaş Müzesi olarak kullanılıyor.
Edirne Sarayı: Tunca nehri kenarındaki sarayın yapımına
1450 yılında 2. Murat döneminde başlanmıştır. Hükümdarın ölümü üzerine yapımı
durdurulan saray Fatih Sultan Mehmet döneminde 1475'de tamamlanmıştır. Daha
sonraki Padişahlar tarafından tadilat ve eklemeler yapılan saray 1752 yılındaki
deprem ve 1776 yılındaki yangınlarda büyük ölçüde tahrip olmuştur. 1827 de 2.
Mahmut tarafından kısmen onarılan saray, 1829 yılında şehri işgal eden Ruslar
tarafından bir ordugah olarak kullanılmıştır. Vali Hurşit Paşa'yla başlayıp,
Hacı İzzet Paşa'nın 1873'teki valiliğine kadar süren tamirat döneminde birçok
yapı kurtarılmıştır. 1876-77
Rus Savaşında düşmanın şehre yaklaşması nedeniyle Vali Cemil Paşa ile Edirne
kumandanı Ahmet Eyüp Paşa'nın anlaşamamaları üzerine Bab'üs Sa'âde civarında
yığılan cephanenin patlatılması ile üç gün süren patlamalar sonucu sarayın birçok
yapısı yıkılmıştır. Bundan sonra yağma başlamış ve saraya ait kalıntılar başka
yapılarda kullanılmıştır. 2001 yılında Edirne Yeni Saray'ının giriş
kapısı olan Bab-üs Saade'de ve hemen akabindeki arz odalarında kazı çalışmaları
başlatılmıştır. Tamamlanan kazı çalışmalarının ardından yapılan restorasyon ile
bugünkü görünümüne kavuşmuştur. Kısmi restorasyon çalışmaları 2004 yılı Ağustos
ve Eylül aylarında tamamlanmıştır.
2. Bayezid Külliyesi: Osmanlı İmparatorluğu'nun 2.
Başkenti durumundaki Edirne'yi bir darruşifaya kavuşturmak amacıyla temeli 1484
yılında atılan ve 4 yıl gibi kısa bir sürede bitirilerek 1488 yılında hizmete
açılan bu külliyenin kurucusu Fatih Sultan Mehmet'in oğlu ve 2. Bayezid’dir.
Külliye Tıp Medresesi, medrese ve şifahane bölümlerinden oluşmaktadır.
Meriç Köprüsü: Meriç Nehri'nin üzerine 1842'de Abdülmecit
zamanında yapımına başlanmış 1847'de bitirilmiştir. 263 metre uzunluğunda olan
köprü 7 metre genişliğindedir. Ortasındaki yazıtlı köşkü mermerdendir. Daha
önce kubbesinde güneş motifi bulunduğu bilinir.
Edirne geziniz esnasında hangi mekanlarda neler
yenebilir? Bu mekanları bazılarını sizlerle paylaşmak istiyoruz.
Aydın Tava Ciğer: Edirne’ye geldiğinizde meşhur Edirne
ciğeri yemeden dönmek olmaz. Bunun için en doğru mekanlardan biride Edirne
Aydın Tava Ciğer’dir. Sıra bekleme ihtimalinizin oldukça yüksek olduğu bu
işletmede Edirne ciğerini en lezzetli haliyle tadabilirsiniz.
Edirneli Köfteci Osman: Edirne’ye gelip köfte yemek
isteyen ziyaretçiler için oldukça güzel bir mekan. Personelin sıcakkanlı ve
ilgili davrandığı işletmenin gayet temiz ve nezih bir yer olduğunu belirtmek
isteriz.
Ciğerci Niyazi Usta: Gerçek Edirne ciğerini bu işletmede
deneyimleyebilirsiniz. Büyük porsiyonları var. Ve ikram olarak da domates,
soğan, Edirne acı biberi ve özel sos geliyor. Uğrayanların tekrar gidebilmek
için fırsat kolladığı bu mekan Edirne’de sizleri bekliyor.
Asma Altı Ocakbaşı: Uzun zamandır Edirne’de hizmet veren
bir yer. Hizmet kalitesi ve çalışanları ilgisi oldukça iyi, Et ve meze
çeşitlerini Edirne’de en bol ve lezzetli haliyle bulabileceğiniz bu mekan
Edirne gezinizde uğrayabileceğiniz bir adres.
Beyaz Kahve: Sabah açık büfe kahvaltısıyla hem
yiyecekler çok nefis, hem de fiyatları oldukça uygun. Güzel bir kahvaltı için
Edirne’de doğru bir adres arıyorsanız, Beyaz Kahve doğru bir tercih olur.