Eskişehir
Eskişehir
Türkiyede yaşanabilir şehirler listesinde ilk sıralarda yer alan Eskişehir, ilk çağlardan Türkiye Cumhuriyeti dönemine kadar geçmişin her evresini görebilirsiniz.
Efsanevi İpekyolu üzerinde bulunan Eskişehir özellikle
Bizans döneminde çok önemli bir yerleşim yeri olmuştur. 1176 yılında Selçuklu
Sultanı 2. Kılıçaslan tarafından Bizans’ın mağlup edilmesinden sonra şehir
Selçukluların hakimiyetine girmiştir. Bölgenin ilk yerleşme noktası şimdiki
yerin 6 km kuzeyindeki Dorylaion’dur. Tarihinin çok eski olmasından dolayı da
şehre Eskişehir adı verilmiştir. Yapılan kazı çalışmaları sonucunda, şehrin
milattan önce 3000 yılına uzanan bir tarihi olduğu düşünülmektedir. Milattan
önce 2000 yılında bölgeye hükmeden Hititler döneminde Eskişehir’in beylik
olduğu görülmektedir. Milattan önce 1200 yıllarında Frigler Anadolu’yu işgal
etmiş ve Eskişehir bir Frig kenti olarak Dorylaion adı ile anılmaya
başlamıştır. Friglerden sonra Lidyalılar ve sonrasında ise milattan önce 546
yılında Perslerin hakimiyetine girmiştir. Milattan önce 334 yılında İskender’in
eline geçen Eskişehir Milattan önce 323 yılına kadar Hellenizm dönemini
yaşamıştır. Milattan önce 190 yılında Roma işgaline uğrayan şehir, 1071 yılında
Malazgirt savaşının kazanılması sonucu bir Türk toprağı olarak günümüze kadar
gelmiştir. Eskişehir Anadolu Selçukluları'nın kuruluşundan yıkılışına kadar bir
Selçuklu şehri olarak kalmıştır. Bugün Türkiye’nin sayılı şehirlerinden olan
Eskişehir Fatih dönemine kadar Ankara Beyliği’ne bağlı olarak kalmıştır.
Sazova Bilim Sanat ve Kültür Parkı:Park içerisindeki Masal
Şatosu, Korsan Gemisi, Eskişehir Hayvanat Bahçesi, Eti Sualtı
Dünyası, Japon Bahçesi, Sabancı Uzay Evi, Bilim Kültür
Merkezi, Esminyatürk gibi pek çok gezilecek yeri bulunan park, Eskişehir gezinizde uğramanız gereken alanlardan.
Odunpazarı Evleri: Odunpazarı bölgesinin kuşkusuz en ilgi
çekici yeridir. Şehrin en eski evlerinin bulunduğu bu bölüm tarihi Osmanlı
mimarisinin izlerini taşımaktadır. Bölgede yapılan yenileme çalışmaları
sonrasında, evler bambaşka bir görünüm kazandı. Bazı evler ikamet amaçlı hala
kullanılmaktadır. Tarihi evler arasında dolaşırken adeta aldığınız nefesin
tarih olduğunu hissediyorsunuz.
Porsuk Çayı ve Adalar Bölgesi: Sakarya nehrinin bir kolu
olan ve Eskişehir'in merkezini ortadan
ikiye bölen Porsuk Çayı’nın kent merkezinde kalan bölümlerine Adalar
denilmektedir. Bu bölgede çok sayıda kafe ve restoran bulunmaktadır. Ayrıca
Porsuk Çayındaki gondollar vasıtasıyla ilçe merkezini gezme imkanı
bulabilirsiniz.
Kurşunlu Camii ve Külliyesi: 16. Yüzyılda Osmanlı
döneminde yapılmış olan Kurşunlu Camii ve Külliyesi, Odunpazarı semtinde
bulunmaktadır. Osmanlı Dönemi vezirlerinden Çoban Mustafa Paşa tarafından 1517
yılında yaptırılmıştır. Büyük Kervansaray hariç, Külliye içinde bulunan
binaların tamamı Vezir Çoban Mustafa Paşa tarafından 1517-1525 yılları arasında
inşa ettirilmiş ve muhtemelen 1525 yılında tamamlanmıştır. Külliye; cami,
şadırvan, zaviye, talimhane, harem, imaret, Mevlevi şeyhlerine ait türbe ve iki
kervansaraydan oluşmaktadır. Caminin adı kubbesinin kurşunla kaplanmış
olmasından gelmektedir. Cami, kare planlı kubbeyle örtülü, beş bölümlü bulunan
ve Külliye’de kitabesi olan tek yapıdır. Külliyenin mektep bölümü 2010 yılından
beri, kütüphane olarak kullanılmaktadır. Medrese bölümü ise, Dünyada açılan ilk
lületaşı müzesi olarak hizmet vermektedir. Ayrıca Osmanlı döneminde yatılı
eğitim görenlerin konaklaması amacıyla yapılmış olan odalar günümüzde atölye
olarak kullanılmaktadır.
Atlıhan El Sanatları Çarşısı: Eskişehir’in çok önemli bir
değeri olan lüle taşının yeniden tüm dünyada etkin tanıtımı ve pazarlanması,
ayrıca geleneksel sanatlarımıza emek ve hayat veren lüle taşı ustalarımızın
himaye ve teşvik edilmesi için 2005 yılında Odunpazarı Belediyesi tarafından
hizmete açılmıştır. İçerisinde bulunan 25 adet atölyesi el sanatlarımızın
üretim, teşhir ve satışının yapıldığı Atlıhan El Sanatları Çarşısı, Türkiye’de
lüle taşını tanımak ve ürünlerini görmek isteyen vatandaşlarımızın ilk durağı
haline gelmiştir.
Eskişehir Balmumu Heykeller Müzesi: Odunpazarı semtinde, tarihi evlerden birinde yer alan müzede
Atatürk’ün çeşitli dönemlerini yansıtan birçok heykeli, Atatürk’ün ailesinin
yanı sıra, yerli ve yabancı bazı devlet adamlarının, bazı sanatçı ve
sporcuların heykelleri farklı dekorlar önünde sergilenmektedir. Müzeye gelen
ziyaretçiler profesyonel fotoğraf ekibine balmumu heykellerle birlikte
fotoğraflarını çektirebilmektedirler. Müzenin geliri kız çocukları ve engelli
çocukların eğitimi için kullanılmaktadır. Eskişehir gezinizde ailenizle
birlikte hoşça zaman geçirebileceğiniz bir adres.
Eti Arkeoloji Müzesi: Farklı tarihi dönemleri kapsayan
eserlerle, müze bünyesinde Neolitik, Kalkolitik, Tunç, Hitit, Frig, Helenistik,
Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerine ait yaklaşık 22.500 eser
bulunuyor. Bu eserlerin sadece 2.000'i sergilenmekte. Kalan 20.500 eser ise
depoda tutulmaktadır. Eskişehir ETİ Arkeoloji Müzesi,
Türkiye'de özel sektör desteği ile hayata geçirilen ilk müze olma özelliğini
taşıyor. Tarih ilgi alanınıza giriyorsa mutlaka ziyaret etmeniz gereken çok
özel bir müze.
Taşbaşı Çarşısı: Çarşı Eskişehir’in kuyumcularının
bulunduğu çok büyük bir çarşıdır. Şehir halkı tarafından kuyumcular çarşısı da
denen Taşbaşı Çarşısında halkın günlü alışverişlerini yapabilecekleri diğer
mağazalarda bullunmaktadır.
Esminyatürk Türk Dünyası Şaheserleri: Parkta bulunan
eserler, Türk kültürünü yaşamış veya yaşamakta olan ülkelerdeki Türk izlerini
taşıyan şaheserlerin küçük örnekleridir. Toplam 32 adet maket bulunan parkta Uluğ
Bey Medresesi, Tac Mahal, Mostar Köprüsü ve Selimiye Camii gibi önemli
yapıların belli oranda küçültülmüş maketleri sergilenmektedir.
Alaaddin Camii: Yapımına Selçuklu Sultanı 1. Rükneddin
Mesud zamanında başlanan cami, 1. Alâeddin Keykubad zamanında tamamlanmıştır.
Cami şehrin en önemli tarihi yapılarından biridir. Camide Roma ve Bizans
dönemlerine ait kırk kadar mermer sütun bulunmaktadır. Caminin abanoz ağacından
kündekari tekniği ile Ahlatlı Mengü Berti tarafından 1155 yılında yapılmış
minberi, Anadolu Selçuklu ahşap işlemeciliğinin şaheserlerindendir. Çinilerle
süslü mihrabın önünde yine çini süslü maksure kubbesi mevcuttur. Taç kapısında
yapı ustası olarak Muhammed Bin Havlan el Dımışki’nin adı yazılıdır.
Çağdaş Cam Sanatları Müzesi: Tarihi Odun Pazarı
evlerinin birine kurulan müze Türkiye de ilk olma özeliğine sahip. Müze
içerisinde yerli ve yabancı sanatçıların kendi yaptıkları cam sanatının eşsiz
eserlerini bağışlamalarıyla oluşan koleksiyon sergilenmektedir. 2007 yılında
açılan müze haftanın altı günü açıktır.
Devrim Otomobili: Porsuk Çayının kenarında yer alan
Tülomsaş fabrikasının bahçesinde sergilenmekte olan otomobil, Türkiye’nin ilk
ve tek yerli üretim otomobili. Bugüne kadar ulaşmayı başarmış olan tek otomobil
olan Devrim Otomobilini merak edenler fabrika görevlilerinin eşliğinde ziyaret
edebilirler.
Eskişehir gezinizde nerelerde yemek yiyebileceğiniz
konusunda sizlere bazı tavsiyelerde bulunmak istedik.
Abdüsselam Balaban Kebap: Kırım Tatarlarının Eskişehir’e
ve Türkiye’ye armağan ettikleri eşsiz lezzetlerden olan Balaban Kebabını, en
leziz şekilde sunan işletmelerden biri olan Abdüsselam Balaban Kebap’da
tadabilirsiniz. 70 yılı aşkın bir süredir hizmet veren işletme müşterilerine en
iyi şekilde hizmet sunmakta.
Köfteci Ali: Köftesiyle meşhur Eskişehir’in, en meşhur
köftecilerinden biri Köfteci Ali. Köftesinin lezzeti şehir dışında bile nam
yapmış olan bu mekan Eskişehir ziyaretinizde uğramanız gereken yerlerden.
Mezze Restoran: Eskişehir’in en iyi balık
restoranlarından biri olan Mezze Restoran balık yemek isteyenler için
Eskişehir’deki en doğru adreslerden biri. Organizasyon ve hizmet kalitesi
oldukça iyi ve balık çeşitleri oldukça lezzetli.
Papağan Çiğ Börek: 1975 yılından beri hizmet veren
Papağan Çiğ Börek, Eskişehirlilere Tatar mutfağından hediye edilen çiğ böreği
en leziz haliyle sunan işletmelerden. Eskişehir’e yolunuz düşürse mutlaka
girmenizi önerdiğimiz mekanlardan.
Doyuran Kahvaltı Salonu: Eskişehir’de kahvaltı denince
ilk akla gelen mekan Doyuran Kahvaltı Salonu, doyurucu menüleri, menemen ve
diğer yumurta çeşitleriyle Eskişehir gezinizde kahvaltı yapmak istediğinizde
ilk tercih edeceğiniz mekan olmalı.
Turuncu Tantuni: Tantuni deyince aklımıza hemen Mersin
geliyor ancak Eskişehir’de de tantuniyi çok iyi yapan yerler var ve onların
başında da Turuncu Tantuni geliyor. Eğer bu lezzeti seviyorsanız Eskişehir’e
yolunuz düştüğünde uğrayabileceğiniz mekanlardan biri.
Mazlumlar Muhallebicisi: Köklü tarihiyle 1927’den beri
Eskişehir’de hizmet veren Mazlumlar Muhallebicisi süt tatlıları ile şehrin en
meşhur tatlıcısı. Eskişehir’de sütlü tatlı yemeyi düşünürseniz sizde şehrin bu
en meşhur tatlıcısına uğramayı ihmal etmeyin.