Sinop

Sinop

Her mevsim ziyaretçilerine farklı güzellikler sunan bu ilimiz, yeşilin her tonunun bulunduğu eşsiz doğası, gölleri, ve tertemiz havasıyla ziyaretçilerinin beklentilerini karşılamaktadır.

Tarihi boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapan Sinop, tarihi ve kültürel açıdan da ziyaretçilerine oldukça güzel eserler sunmaktadır.

Sinop Kalesi: Kale, milattan önce 7. Yüzyılda kenti korumak amacıyla kurulmuştur. Roma, Bizans ve Anadolu Selçukluları dönemlerinde onarım görmüştür. Günümüzde hala sağlamlığını koruyan kalenin duvarları 25 metre yüksekliğinde ve 3 metre genişliğindedir. İki ana giriş kapısı vardır. Kale duvarı şehri çevrelemektedir. Bu kale şehrin tarihi eserleri arasında önde gelenler arasındadır. Kalenin yapım tarihi tam olarak bilinmemektedir. Bazı kaynaklar kalenin tarihinin Hititler dönemine kadar gittiğini söylese de bu kesin bir bilgi değildir.

Balatlar Kilisesi: Sinop şehir merkezinde yer alan kilise, Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerine ait farklı evreleri kapsayan en önemli kalıntılardan biridir. Geç Roma Döneminde 3. Yüzyılın başlarında İmparatorluk Hamamı olarak inşa edilmiştir. 5. yüzyıl başlarında ise yapılan eklemelerle kiliseye dönüştürülmüştür.

Sinop Arkeoloji Müzesi: Sinop'ta ilk müzecilik faaliyetleri 1921 yılında başlamıştır. Gerek şehrin batısındaki nekropolden, gerekse şehirdeki yapılaşma nedeniyle temel hafriyatlarından çıkan eserler, halka açık bir şekilde sergilenmiştir. 1970 yılında yeni müze binası bitirilerek hizmete açılmıştır. 2001 yılında onarım ve yeni teşhir-tanzim çalışmaları nedeniyle geçici bir süre kapatılan müze çağdaş müzecilik anlayışı içerisinde onarımları gerçekleştirilerek 2006 yılı Nisan ayında tekrar hizmete açılmıştır.

Sinop Tarihi Paşa Tabyaları: Deniz’den gelebilecek tehlikelere karşı tersanenin emniyetin sağlamak ve limanda bulunan gemileri korumak amacıyla 19. yüzyılda yapılmıştır. Yarım ay şeklindedir. Üstte 11 adet top yuvası bulunan yapının alt bölümünde, cephanelik ve koğuş olarak kullanılan büyük mekanlar ve mahzen vardır.

Şehitler Çeşmesi: Sinop’un önemli simgelerinden biri olan tarihi çeşme, Rusya’nın Sinop baskınında bu bölgede verilen şehitler adına yaptırılmıştır. Çeşmenin yapım masrafları, Rus baskını sırasında şehit olanların üzerinden çıkan paralarla karşılanmıştır. 30 Kasım 1853 yılından günümüze acı bir anı olarak ulaşan bu baskın sonrasında bölgeye gelen ziyaretçiler şehitlerimiz için dua okumaktadır.

Sinop’a seyahat ettiğinizde hangi restoranlarda yemek yiyebileceğiniz konusunda tavsiye niteliğinde, sizler için bu yazıyı derledik. Seyahate çıkmadan önce yazımızı okumanız şehirdeki bazı restoranlarla ilgili fikir sahibi olmanızı sağlayacaktır.

Okyanus Balık Evi: Balıklar taze ve lezzetli, kabak tatlısı süper, balık çorbası mükemmel ve hepsinden önce gelen birde hamsi var. Sinop’a gelmişseniz ve balık seviyorsanız kesinlikle bu mekana uğramadan geri dönmemelisiniz. Burada her şey lezzetli ve taze Sinop seyahatinizde balık restoran olarak tüm beklentilerinizi karşılayacak bir adres.

Teyze'nin Yeri: Cevizli mantıyla Sinop’ta meşhur olan bir işletme. Sinop’ta en iyi mantıyı yiyebileceğiniz adreslerden biri burası. Sinop’a gelmişseniz ve mantı seviyorsanız bu mekana mutlaka uğramalısınız.

Öztürk Restaurant: Bu mekanda ilgi ve alaka gerçekten çok güzel. Bu mekana başlıca gitme sebebiniz kahvaltı olmalı. Yöresel ve doğal olan birçok ürünüyle sizlere eşsiz lezzette bir kahvaltı sunuyorlar. Sinop’ta konaklamışsanız, sabah bu mekanı mutlaka denemelisiniz.

Şekerci Mehmet Gürbüz: Türkiye’nin başka hiçbir yerinde tadamayacağınız birçok lezzeti burada bulabilirsiniz. Özellikle Boyabat ezmesi fındık, badem veya Antep fıstığı ezmesinden yapılıyor. Sevdiklerinize hediye olarak da götürebileceğiniz bu harika ürünler Sinop seyahatinizde sizleri bekliyor olacak.