Tokat

Tokat

Köklü bir tarihi olan Tokat ilimiz Toygarcılar tarafından kurulmuştur. Şehre geçmişte Hititler, Asurlar, Persler ve Makedonlar gibi birçok uygarlık hakim olmuştur. Türkiyenin en fazla türbe bulunan illerinden biridir.

Tokat köklü tarihi ve birçok medeniyete ev sahipliği yapmasından ötürü, tarihsel doku bakımından ülkemizin en önde gelen şehirlerindendir.

Ballıca Mağarası: Pazar ilçesinin, Ballıca köyünde bulunan mağara, Tokat merkeze 26 km mesafede bulunmaktadır. Dünyanın en büyük ve en görkemli mağaralarından biri olan Ballıca Mağarası, henüz ziyarete açılmayan ve keşfedilmemiş bölümleri ile gizemini korumayı sürdürüyor. Ziyarete açılmış olan 8 salonuyla, pek çok farklı kaya oluşumlarını gözlemlemek mümkündür. Mağara,kristalleşmiş kireçtaşlarından meydana gelmiştir.

Tokat Kalesi: Milattan önce 30 yılı ile milattan sonra 395 yıllarında, Roma Dönemi'nde yol güvenliği için kurulmuş olan kale, yaklaşık 500 yıl Bizans egemenliğinde kalmıştır.  İlk defa 1074 yılında Danişmend Melik Gazi tarafından fethedilen kale kısa aralıklarla el değiştirmiş olup sırasıyla Danişmendli, Selçuklu, İlhanlı, Eretna, Kadı Burhanettin ve Osmanlı Devleti’nin egemenliğine geçmiştir. Dik ve sarp kayalar üzerine kurulu kale, doğal bir hisar durumundadır. 

Tokat Müzesi: 1926 yılından beri hizmet vermekte olduğu Gökmedrese’den, Tokat Bedesteni’ne taşınmıştır. Bedesten binasında çağdaş müzecilik anlayışıyla teşhir-tanzim çalışmaları yapılan Tokat Müzesi, 18 Eylül 2012 tarihinde resmi olarak ziyarete açılmıştır. Bugün Müze binası olarak kullanılmakta olan Tokat Bedesteni, Tokat il merkezinde yer almaktadır. İnşa tarihini veren bir kitabesi bulunmayan yapının, mimari özellikleri nedeniyle, 15.yüzyılda Sultan 1. Mehmed döneminde inşa edilmiş olabileceği düşünülmektedir. Bedesten duvarlarından daha alçak tutulmuş arasta bölümünde, karşılıklı yirmi dükkan yer almaktadır. Moloz taş ve tuğla malzemeyle inşa edilmiş Tokat Bedesteni'nde, kemerler ve üst örtüde tamamen tuğla kullanılmıştır. Arastalı Bedesten ismiyle de tanınan Tokat Bedesteninin bedesten bölümü, arkeoloji salonu olarak düzenlenmiştir. Yapılan kazı ve araştırmalarla tarihi geçmişinin milattan önce 4000 yıllarına kadar uzandığı ortaya çıkarılan Tokat şehrinde yaşamış birçok medeniyete ait eserler, müzemizin arkeoloji salonunda sergilenmektedir. Müzemiz arkeolojik eserleri; Zile İlçesi Yalınyazı Kasabası’nda yer alan Maşathöyük kazı buluntuları, Komana Antik Kenti’nde halen devam etmekte olan kazı buluntuları, müze tarafından yapılan kurtarma kazıları sırasında ele geçen buluntular, ilimiz ilçe ve köylerinde ele geçen eserlerin bağış, satın alma ya da müsadere yoluyla edinilmiş bulunmaktadır. Müzemiz arkeoloji salonunda sergilenen önemli eserler arasında, Maşathöyük kazısı buluntusu Hititçe tabletler, Hellenistik Döneme ait kılıç ve Roma Dönemine ait Apollon, Poseidon, Nike ve tanrıların kutsal hayvanlarından oluşan bronz heykel grubu bulunmaktadır. Tokat Müzesi sikke seksiyonu, arkeoloji salonu içerisinde yer almaktadır. Müzemiz, sahip olduğu sikke sayısı ve çeşitliliği açısından, Anadolu müzeleri içerisinde önemli bir yere sahiptir. 

Yağıbasan Medresesi: Yağıbasan medresesi, Danişmentliler’den Nizamettin Yağıbasan’ın Tokat ve Niksar’da yaptırdığı iki medrese. Tokat’ taki Yağıbasan medresesi ‘Çukur medre­se’ olarak da anılır. 1151-1152'de yaptırı­lan bu medrese, kapalı avlulu Anadolu medreselerinin ilk örneklerinden biri olma­sı açısından önemlidir. Avluyu örten, 14 metre çapındaki kubbenin ortası açıktır. Yanlar­da küçüklü, büyüklü tonozlu odalar, giriş eyvanının karşısında mescit ve dershane işlevindeki ana eyvan yer alır.

Mahperi Hatun Kervansarayı: Kervansarayda bulunan kitabelere göre 1238 yılında Alaeddin Keykubâd’ın zevcesi ve II.Gıyaseddin Keyhüsrev’in validesi Mahperi Hatun tarafından yaptırılmıştır. Kısmen harap vaziyetteki eser, planı bakımından asli karakterini büyük ölçüde korumakla beraber, insan eliyle gerçekleşen tahribatlardan nasibini alarak, bazı örtü ve taşıyıcı sistem yapı elemanlarından yoksun bir halde günümüze ulaşabilmiş, 1999 yılında yapılan onarım çalışmaları ile tekrar ziyarete uygun hale getirilmiştir.

Zile Kalesi: Zile ilçesinin merkezinde bir höyük üzerinde bulunan bu kale, Zile Ovası’na hâkim bir konumdadır. Günümüzde kale içerisinde çevreye dağılmış durumda Roma ve Bizans dönemine ait mimari parçalar ve kitabeler bulunmaktadır. Bunlara dayanılarak kalenin Roma döneminde milattan sonra 1.yüzyılda yapıldığı sanılmaktadır. Bundan önce Seleukoslu Mithriadates’in burada bir şato yaptırdığı, bu şatonun yeraltı geçitleri ve askeri amaçlı yapılar olduğu bazı kaynaklarda yazılıdır. 

Tokat seyahatinizde nerelerde yemek yiyebileceğiniz konusunda sizler için bu yazıyı hazırladık. Şehirdeki bazı restoranları irdelediğimiz bu yazımızı okumanızı öneriyoruz.

Köfte24: Şehre geldiğinizde, Tokat kalesi manzarası eşliğinde, bu güzel mekanda mutlaka yemek yemelisiniz. Gayet güzel bir ortamda, servis kalitesinin üst seviyede olduğu bu işletmede, lezzetli köfteleri tadabilirsiniz. Tokat geziniz esnasında vakit ayırmanız gereken noktalardan biri.

Pirhan: Bu mekan en çok pidesiyle ön plana çıkıyor. Mekanın kalitesi içeriye girer girmez gözünüze çarpıyor. Oldukça temiz ve nezih bir ortam. Diğer yemekleri de tadabilirsiniz ancak bizim tavsiyemiz pide çeşitlerini mutlaka denemelisiniz.

Gaziantep Sultan Kebap: Tokat’a gelip kebap yemek istiyorum diyorsanız, gitmeniz gereken başlıca adres, Gaziantep Sultan Kebap. Burada Gaziantep usulü yapılan harika kebap çeşitlerini tadabilirsiniz.

Peri Konağı: Tokat’ta kahvaltı ve öğle yemekleri için ideal olan işletmede Tokat’a özel pek çok yöresel yemeği de bulabilme imkanınız var. Mekan oldukça temiz ve servis kalitesi de oldukça iyi. Tokat seyahatinizde uğrayabileceğiniz adreslerin arasında.

Sedirhan Ocakbaşı Restoran: Tokat’ta ocak başı kültürünü en iyi yaşayabileceğiniz mekanlardan biri. Et ve mezeleri en taze ve lezzetli haliyle sunan bu işletmeyi denemenizi tavsiye ediyoruz.