Şırnak'ın sel tufanından sonra Nuh Peygamber'in ilk yerleştiği şehir olduğu bilinmektedir. Şırnak ilinin tarihi zenginliğinin ana öğesini ise Cudi Dağı oluşturur. Çünkü tufandan sonra Nuh'un gemisinin, Cudi Dağı'nın tepesine konduğuna inanılmaktadır. Zirvede, gemiye ait olduğuna inanılan, büyük çiviler ve tahta kalıntıları mevcuttur. Cudi Dağı antik kent ve mağaralar, Cizre’deki Nuh Peygamber Camii ve Ulu Camii şehir de görülmeye değer yerlerdendir.

Cudi Dağı: Cudi kelimesi cömertlik anlamındaki cud kökünden gelmekte olup dağın tepesinin avuç içi gibi oluşu, tufandan sonra geminin konmasına ve gemidekilerin barınmasına elverişli olduğu için bu ismi aldığı sanılmaktadır. Elips biçiminde olan Cudi dağı üzerinde 2000 metreyi aşan dört doruk vardır. Bunların en yükseği 2114 metre olup, bu tepelerden 2017 m. yüksekliğinde olanı Nuh peygamber ziyareti tepesi adını taşımaktadır. Bazı yerleri sarp ve engebeli olmakla beraber çıkılması ve inilmesi çok kolay bir dağ olan Cudi Dağı, güney ve batı yönünden oldukça görkemli bir görünüşe sahiptir. Ayrıca güney kesiminden Dicle’ye sel ve çaylar dökülmekte; kurak bir bölgede yer almasına rağmen 500 milimetrenin üzerinde yağmur düşmektedir. Bundan dolayı 1500-2000 metreler arasında çam ve meşe ormanları mevcut olup ağaçların tahrip edilmiş olmasına rağmen dağın kuzey yamacında ormanlık yerler de vardır. Cudi dağı, dinler tarihi ve bilhassa İslam dini bakımından oldukça önemlidir. Zira Kur’an-ı Kerim’de Hz. Nuh’un gemisinin tufandan sonra buraya oturduğu belirtilmektedir. İncelemeler yapıldığında ise dağda barınacak birçok mağaranın bulunması, tepesinin geminin inişine uygun bir yüzey oluşturması ve beslenme imkanlarına sahip olunması, geminin oraya inmesi için yeterli ip uçlarını da vermektedir. Geminin oturduğu mahallin Yeşildağ adını alışı da dikkate edilmesi gereken bir husustur.

Timur Çeşmesi:  İdil İlçe merkezinde olup, Timurleng tarafından yapıldığı rivayet edilmektedir. Tabiatına uygun olmayan bir restore çalışmasıyla günümüzde de çeşme olarak kullanılmaktadır.

Finik Ören Yeri ve Kalesi: Milattan Önce 4000 yılından kalma olan ören yeri Cizre’dedir. Saraylar, kervansaraylar, mağaralara oyularak yapılmış evler ve kadın, erkek kabartmaları görülebilir. Yakın bir bölgede bulunan Finik Kalesi’nde de çeşitli kabartmalar görülmektedir.

Bazebde Ören Yeri: Cizre’nin 2 Km doğusunda Dicle Nehri kıyısında yer alan Bezebde Ören Yeri, zamanla Dicle Nehri yatak değiştirdiği için Suriye topraklarında kalmıştır. İlk çağlara ait kent kalıntıları ve ünlü bir köprüsü vardır.

Babil Ören Yeri: Cizre’nin 20. Km Güneybatısında Suriye sınırı üzerindeki Kebeli köyünde yer alan Babil Ören Yerinin çevresi dikdörtgen biçiminde surlarla çevrilidir. Dış kaleyi oluşturan bu surlarda yaklaşık 30 adet burç vardır. İç kale ise daire biçimindedir. Surlar yontulmamış bazalt kayalardan, yapılar ise beyaz kalker taştan yapılmıştır.

Cizre Ulu Cami: 639 yılında kiliseden camiye çevrilmiştir. Abbasi döneminde onarıma alınmıştır.1160 yılında Cizre Emiri Baz Şahın Oğlu Emir Ali Sencer tarafından Büyük onarıma alınmış olup, minaresi 1156 yılında dört köşe şeklinde yapılmıştır. Cizre Ulucami, ortası Delik Büyük Değirmen taşlarına Benzer taşların Üst üste konulup sütun yapılması ile üzerlerine kubbeler konulmak suretiyle yapılmıştır. Bu kubbeler demir köşebentlerle birbirlerine sütunlar bağlanarak sağlamlaştırılmıştır. Büyük demir kapısı şuan Topkapı Sarayı Müzesinde muhafaza altına alınmıştır. Üzerinde Gümüş motifler, Bakır şekiller ve yazılar bulunmaktadır.

Nuh Peygamber Türbesi: Nuh Peygamber Tufanı ile Cizre’ye yerleşen Hz. Nuh vefatından sonra, Dağkapı Mahallesine gömülmüştür. Burası daha sonra Havraya, sonra kiliseye ve 639 yılında da camiye çevrilmiştir. Dünyanın en eski türbelerinden biridir. Nuh Camiinin güney kısmında caminin bodrumunda mezarı şerifleri bulunur. Önce merdivenle inilir. Uzun ve dar Bir namazgahı geçtikten sonra türbeye varılır. Türbenin üzerinde Bir de sanduka bulunuyor.

Şırnak’ta hangi restoranda, hangi yemek yenmeli sorusunun cevabı aşağıdaki yazımızdadır.

Çamlıca Et: Cizre’de bulunan restoran, et ve birçok et ürününü en lezzetli haliyle tüketebileceğiniz bir nokta. Çalışanların saygısı ve ilgisi görülmeye değer. Bölgede gezi yapıyorsanız mutlaka zaman ayırıp buradaki lezzetleri tatmanızı öneriyoruz.

Sadık Künefe: Silopi’de bulunan işletme, tatlılarıyla bölgede meşhur olmuş bir adres. Oldukça güler yüzlü bir hizmet sunan işletmede burma kadayıfını mutlaka denemelisiniz. Tadı damağınızda kalacak, uzun süre hatırlayacağınız bir lezzet olacaktır.